1. Toplantıda, seminerde en arkaya, en köşeye, en loş ışıklı yere oturursun. Görenler sosyal fobili sanar. Kelinin belli olmasındansa, sosyal fobili sanılmayı sineye çekersin (bu durumda kişiliğinde olmasa da, saçın yüzünde sosyal fobili olmuşsun da diyebilirsiniz). 2. Yürürken; çoğunluk arkandaysa, kafayı eğip yere bakarsın, tepedeki keli gizlemek için; çoğunluk öndeyse de kafayı iyice yukarı dikip kasılırsın, üstteki açıklığı gizlemek için. 3. Saçla ilgili muhabbet açılırsa (dökülme konusunda olması gerekmez; kim kısalttı, kim uzattı vs.) hemen konuyu değiştirmek için ortaya başka konular atarsın. Çünkü bilirsin ki, konu eninde sonunda senin saçına gelecek. Çünkü milletin keline sataşmak, bu ülkede anayasal haktır. Herkes bu hakkını kullanarak, bundan az çok zevkini alır. 4. Birisiyle konuşurken, eninde sonunda saçına bakmaya başlar; sen de bunu engellemek için gözlerini kaçırır, sağa sola bakmaya başlarsın, çünkü bu durumda konuştuğun kişi de gözlerini senin saçından ayırır, refleks olarak sağa sola bakmaya başlar. Bu şekilde, bir süre sonra konuşmaya döndüğünde, senin saçını unutmuş olmasını ve konuşurken saçına değil, tekrar ilk baştaki gibi gözlerine bakmasını beklersin. İnsanların saçlarına değil, gözlerine bakarak konuşmasını özlersin.