Gönderen Konu: Günümüzde saç dökülmesi  (Okunma sayısı 6130 defa)

çorfi

  • Sr. Member
  • ****
  • İleti: 357
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #15 : 15 Kasım 2017, 22:59:24 »
bu konu üzerinde araştırmam da özellikle günümüz de kalitesiz gıdalar ve teknolojinin artmasıyla gelen her gün maruz kaldığımız  düşük düzeydeki radyasyon çok etkili,, biz sürekli radyasyona maruz kalıyoruz bilmeden istemeden de olsa.bkz kemoterapi görenlerin saçı dökülür..bir nevi radyasyon tedavisidir..günlük radyasyon seviyesi aşıldı günümüz de normal bir insan da özellikle cep telefonunun hayatımıza girmesiyle , kanserde bu yüzden çok yaygın maalesef..
   not : makaleden alıntılar mevcuttur..

Ne radyasyonu abi? Cep telefonu ve kanser arasında uzaktan yakından bir ilgi yok. Elektrik-elektronik mühendisi olarak söylüyorum. Bizim alanın ne kadar iyi geliştiğini insanlar bilmediğinden radyasyon arttı zannediyor ancak cep telefonu sinyalleri etrafta olan doğal elektromanyetik gürültünün çok çok az kısmını oluşturuyor, bunların zaten kırıcı etkileri de yok. Farkında mısınız bilmiyorum ama telefondan çok çok daha fazla etkili olarak araç miktarında artış ve buna bağlı olarak artan petrol dumanı var. Bunların egsoz dumanlarını soluyup duruyoruz.

Kemoterapi bir nevi radyasyon tedavisi değildir, radyasyonla ilgisi bile yok. Adı üzerinde kemo -> kimyasal (chemo -> chemical) tedavidir ve bunun amacı da hücre öldürmektir. Tedavideki amaç vücudu zehirleyerek kanserli hücrelerin sağlıklı hücrelerden önce öldürmeye çalışmak. Saçlar kökleri de o kadar güçlü hücreler değil. Nasıl beslenmende gerileme olduğunda vücudun kaynakları hayati fonksiyonlara yönlendiriyorsa (ki buna bağlı olarak saçı dökülenler var), zehirlenme durumunda da saçlarını kurtarmaya öncelik vermiyor.
dediğim gibi makaleden alıntı diye belirttim ..çorfi bulursam paylaşırım okursun ..ve şunu söyleyeyim  bazlar da düşük radyasyon yayımı mevcut mikro dalga vs ..şunu da oku istersen yayarmı yaymaz mı
   oku .dostum...Kemoterapi alan kişi radyasyon yayar mı, belli oranlarda alınan bu ilaç tedavi yönteminde hastaya radyasyon verilir ve bu durumun yan etkileri hastada belli aralıklar ile gözlemlenir. O yüzdende binde bir oranında da olsa kemoterapi gören hastalarda radyasyon yayılım gösterebilmektedir. O yüzdende bu tür kişilerin kemoterapi gördükten sonra insanlar ile iletişimde bulunmamasında fayda vardır. Gelişen tıp alanlarının yeni kanser tedavi yöntemleri aramasına rağmen henüz kemoterapinin yerine kullanılabilecek bir yöntem bulunamamıştır. Her ne kadar dışarıya radyasyon yayılımı neredeyse sıfır düzeyinde olsa da yöntemin hastalardaki etkileri uzun ve sürekli olduğundan uygulama sonrasında insanlar ile irtibata geçmemesi hem kendisi için hemde diğer insanlar için önemlidir. Aynı şekilde bu kemoterapi yöntemi hastalık bağışıklık seviyesini de sıfırladığından dış etkenlerden mikrop kapma oranını yüzde yüz yapar. Aslında bu tür radyasyon tedavilerinde diğer insanlardan çok hastanın kendisi risk altındadır. Çünkü bu tür tedavileri gören kişiler aldıkları radyasyonu yaymaz sadece vücudundan atar, ama aldığı radyasyondan ötürü vücudunun koruma sistemi sıfıra düşer bu durumda da her türlü mikroba karşı dirençsiz bir bedene sahip olur. Bu durumda da steril ve hijyeni bol olan mekanlarda kemoterapi gördüğü durumlarda yalnız kalması çok önemlidir.radyasyon.gen.tr den alıntıdır

İlk mesajında düzenleme olduğu için alıntı silinmiş gibi algıladım. Bağlantı da olmadığından sen yazmışsın gibi duruyor. Pardon.

https://www.cancer.gov/about-cancer/causes-prevention/risk/radiation/cell-phones-fact-sheet

Sonuç olarak alıntında yazılı olan şeyler yanlış. Yukarıdaki linkte hepsi açıklanmış. Tercüme etmem çok uzun sürer, umarım İngilizcen yeterlidir.

İngilizce bilmeyenler için bir miktar özet bilgi, linkten bağımsız:

Radyasyon dediğimiz şey maddelerin elektromanyetik dalga yaymasıdır. Elektromanyetik dalga da aslen ışıktır. Göz elektromanyetik spektrumun (frekans çizelgesi gibi düşünün) belirli bir aralığını görür: kırmızı ve mor arasını. Yani ışığın rengini belirleyen şey frekansıdır. Kızıl ötesi ve mor ötesi lafları artık biraz daha anlamlı gelmiştir umarım. Frekansına bağlı olarak ışının belirli bir enerjisi vardır. Frekans arttıkça ışının enerjisi artar. Belirli enerji seviyelerinde ışınlar elektronları uyararak bulundukları yerden kopmalarına sebep olur, buna iyonize etmek denir. Moleküler yapılar (insan vücudundaki hemen her madde) elektron paylaşımı sayesinde yapılarını oluştururlar. Bir önceki cümledeki elektron koparan ışınlar iyonize edici ışınlardır (yüksek enerjili) ve zararlıdır. Ancak cep telefonları ve diğer gündelik elektronik cihazlar bu tarz elektromanyetik dalgaları kullanmazlar. Bunun için de uluslararası standartlar var. Adı üzerinde mikrodalgalar düşük frekanslı, düşük enerjili. Uzun süreli kullanımda tek bilinen etkisi ısınmaya sebep oluyor. Bu da sağlık açısından bir risk taşımıyor.

Radyasyon verilen tedavinin adı radyoterapi ve burada kullanılan radyasyon iyonize eden ışımalarla yapılır (yüksek enerjili). Ancak yine bunu alan insanlar kimseye zarar verebilecek miktarda vücudunda bunları tutamazlar. Çünkü uyarılan elektron bir süre sonra bu enerjiyi geri ışınlayarak eski konumuna dönme eğilimi gösterir. Bu da çok uzun sürmez, yani radyoterapi aldıktan sonra odadan çıkmadan zaten bu ışınları ortama geri yaymış olur. Ancak bazen dışarıdan değil de içeriden müdahalelerde radyasyonlu maddeler verilir, bu konuda da sağlık ekibi zaten gerekli bilgiyi verir. O insanların gerçekten ışıma yapma ihtimalleri var. İnternetten makale okumalarına gerek yok. Toplumda kanserin yayılmasına etki edebilecek etkileri olduğu söylenemez.

Cep telefonları, mikrodalga fırınlar, kablosuz modemler, bluetooth cihazları vs. hepsi düşük enerjili (hakkaten düşük) dalgalar ile işler. Bu alanlarda yapılan geliştirmeler bu düşük enerjili sinyallerin gürültüden arındırılması üzerine geliştirilmiş filtreler, daha gelişmiş protokoller vb. sayesinde sağlanıyor. Antenlerin küçülmesini sağlayan şey de bu. En basitinden evin içinde bazı odalarda kablosuz modemin çekmemesinin sebebi de kullandıkları dalgaların delici özelliklerinin olmamasından kaynaklanıyor. Olay matematik ve bu matematiği işleyen devreler sayesinde oluyor yani.

Kemoterapide radyasyon yok. Bazen takip için verilen ilaçların içerisinde çok az miktarda radyoaktif işaretleyiciler oluyor. Belki onlar ışıma yapar ama onlar da iyonize etmeyen ışımalar. Benzer şekilde bazı görüntüleme işlemlerinde radyoaktif madde içeren maddeler veriliyor vs.  Bu arada fosfor var ya hani karanlıkta parlayan. İşte o parlaklık radyoaktiviteden kaynaklanıyor ancak fosfor aslında parlak bir madde değil. Radyoaktif bir izotopu var. O ışıma yapıyor (parlıyor). Bir zararı da yok.

Ne yazık ki internette çok miktarda sansasyonel yazılar var. Bazıları iyi niyetli ama yarı bilgili insanlar tarafından yayılıyor.

Umarım dediğm hiçbir şeyi kişisel algılamamışsındır. Bilmeden kırdıysam, özür dilerim.

Alice66

  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 1350
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #16 : 15 Kasım 2017, 23:19:06 »
açıkçası katılmıyorum .kemonun ne olduğunu bir yakın bir arkadaşımın  kanser olmasından dolayı bilirim dr lada  bu konuda görüşmemiz olmuştu neyse ki yendi hastalığı.. ve tabi ki de uzaydaki radyasyon düzeyinde olduğunu iddaa etmedim.. bu arada o yazı bir uzman dr alıntısı bir mühendise göre sanırım yarım bilgili değildir...konu tabi ki de saç ekimi olduğu için uzatmıyorum dostum.alınacağım bir şey yazmamışsın sıkıntı yok
« Son Düzenleme: 15 Kasım 2017, 23:25:36 Gönderen: ruhi mücerret »

Alice66

  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 1350
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #17 : 15 Kasım 2017, 23:24:09 »
İyonlaştırıcı radyasyona, örneğin x-ışınlarına maruz kalmanın kanser riskini arttırdığı bilinmektedir. Bununla birlikte, pek çok çalışma radyo, mikrodalga fırınlar, cep telefonları ve diğer kaynaklardan iyonize olmayan radyasyonun sağlık üzerindeki olası etkilerini incelese de, iyonize olmayan radyasyonun kanser riskini arttırdığına dair tutarlı bir kanıt bulunmamaktadır ( 1 ).senin linkten alıntı
      zaten iyonize olmayan radyasyon dan bahsettik tutup birebir  gama ışımasına maruz kalıyoruz demedim ki bu kadar açıklama gereği duydun.ki tutarlı bir kanıt yok diyor kesin de demiyor .bu çok tartışılan bir konu zaten .
« Son Düzenleme: 15 Kasım 2017, 23:35:50 Gönderen: ruhi mücerret »

çorfi

  • Sr. Member
  • ****
  • İleti: 357
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #18 : 15 Kasım 2017, 23:36:11 »
İyonlaştırıcı radyasyona, örneğin x-ışınlarına maruz kalmanın kanser riskini arttırdığı bilinmektedir. Bununla birlikte, pek çok çalışma radyo, mikrodalga fırınlar, cep telefonları ve diğer kaynaklardan iyonize olmayan radyasyonun sağlık üzerindeki olası etkilerini incelese de, iyonize olmayan radyasyonun kanser riskini arttırdığına dair tutarlı bir kanıt bulunmamaktadır ( 1 ).senin linkten alıntı
      zaten iyonize olmayan radyasyon dan bahsettik tutup ta birebir  gama ışımasına maruz kalıyoruz demedim ki bu kadar açıklama gereği duydun.ki tutarlı bir kanıt yok diyor kesin de demiyor .bu çok tartışılan bir konu zaten .

Tarih nasıl işler tam bilmem ama yakın olması lazım: pozitif bilimlerde bir şeyin olmadığı ispatlanamaz. Böyle bir bulgu yok denir. Bilim hiçbir zaman kesin değildir. Bir şeyin olmadığını test edemezsin. Bahsettiğin doktor internette goy goy yapıp fikirlerini yayacağına, test etsin. Temizinden nobeli kapar.

"Tahmininin ne kadar güzel olduğu fark etmez. Ne kadar akıllı olduğunun da, tahmini kimin yaptığının ya da yapanın adının ne olduğu da. Eğer deneyle uyuşmuyorsa, yanlıştır." - Richard P. Feynman

çorfi

  • Sr. Member
  • ****
  • İleti: 357
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #19 : 15 Kasım 2017, 23:39:42 »
açıkçası katılmıyorum .kemonun ne olduğunu bir yakın bir arkadaşımın  kanser olmasından dolayı bilirim dr lada  bu konuda görüşmemiz olmuştu neyse ki yendi hastalığı.. ve tabi ki de uzaydaki radyasyon düzeyinde olduğunu iddaa etmedim.. bu arada o yazı bir uzman dr alıntısı bir mühendise göre sanırım yarım bilgili değildir...konu tabi ki de saç ekimi olduğu için uzatmıyorum dostum.alınacağım bir şey yazmamışsın sıkıntı yok

Dediğin halam şeker hastası, insülini bana soracaksın demek gibi bir şey. İlgisi olduğunu düşünmüyorum ama babam da dedem de kanserden vefat etti. Ne olduğunu ben de çok iyi biliyorum. İkisine de kemoterapi yanında radyoterapi de uygulandı, muhtemelen arkadaşına da öyle yapılmıştır. Ondan dolayı kafa karışıklığı olmuş olabilir.

Alice66

  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 1350
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #20 : 15 Kasım 2017, 23:48:38 »
ben arkeoloğum sence pozitif bilim mi arkeoloji ? sana onlarca yüzlerce kanıt sayabilirim .peki antropoloji ?onuda gördüm yan daldı onda da kanıtlar mevcut.,,dediğin kısmen doğru da olsa yine katılmıyorum .bilimin süregelmesi kanıtlar bütünlüğünden yola çıkar ve durmaz tezler antitezler vs( çok girmeyelim çünkü inan konu bu değil )sonra kabul gören bir görüş .en basit örnek ışık hızı yüzlerce kez kanıtlanmış ışığın bir hızı var .buna kanıtsız demek mümkün mü ..neyse dediğim gibi yeri bura değil

Alice66

  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 1350
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #21 : 15 Kasım 2017, 23:51:13 »
açıkçası katılmıyorum .kemonun ne olduğunu bir yakın bir arkadaşımın  kanser olmasından dolayı bilirim dr lada  bu konuda görüşmemiz olmuştu neyse ki yendi hastalığı.. ve tabi ki de uzaydaki radyasyon düzeyinde olduğunu iddaa etmedim.. bu arada o yazı bir uzman dr alıntısı bir mühendise göre sanırım yarım bilgili değildir...konu tabi ki de saç ekimi olduğu için uzatmıyorum dostum.alınacağım bir şey yazmamışsın sıkıntı yok

Dediğin halam şeker hastası, insülini bana soracaksın demek gibi bir şey. İlgisi olduğunu düşünmüyorum ama babam da dedem de kanserden vefat etti. Ne olduğunu ben de çok iyi biliyorum. İkisine de kemoterapi yanında radyoterapi de uygulandı, muhtemelen arkadaşına da öyle yapılmıştır. Ondan dolayı kafa karışıklığı olmuş olabilir.
bana soracaksın demedim idda da etmedim ama sen ben mühendisim vs diye girdin .. ben sana duyduğumu söyledim ve alıntı dedim. radyoterapinin ne olduğunu biliyorum

Alice66

  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 1350
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #22 : 15 Kasım 2017, 23:59:32 »
başın sağ olsun bu arada zordur kanser süreçleri

çorfi

  • Sr. Member
  • ****
  • İleti: 357
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #23 : 16 Kasım 2017, 00:11:05 »
açıkçası katılmıyorum .kemonun ne olduğunu bir yakın bir arkadaşımın  kanser olmasından dolayı bilirim dr lada  bu konuda görüşmemiz olmuştu neyse ki yendi hastalığı.. ve tabi ki de uzaydaki radyasyon düzeyinde olduğunu iddaa etmedim.. bu arada o yazı bir uzman dr alıntısı bir mühendise göre sanırım yarım bilgili değildir...konu tabi ki de saç ekimi olduğu için uzatmıyorum dostum.alınacağım bir şey yazmamışsın sıkıntı yok

Dediğin halam şeker hastası, insülini bana soracaksın demek gibi bir şey. İlgisi olduğunu düşünmüyorum ama babam da dedem de kanserden vefat etti. Ne olduğunu ben de çok iyi biliyorum. İkisine de kemoterapi yanında radyoterapi de uygulandı, muhtemelen arkadaşına da öyle yapılmıştır. Ondan dolayı kafa karışıklığı olmuş olabilir.
bana soracaksın demedim idda da etmedim ama sen ben mühendisim vs diye girdin .. ben sana duyduğumu söyledim ve alıntı dedim. radyoterapinin ne olduğunu biliyorum

Elektrik-elektronik mühendisi olmamı belirtmemin sebebi elektromanyetik dalgaların ne olduğunu, elektronik cihazların nasıl çalıştığını doktorun alanı dışında konuştuğunu belirtmek içindi. Kaynağı tam olarak belirtir misin? Ayrıca sağlık ile ilgili hiçbir yorumda bulunmadığıma dikkatini çekerim. Konu ile ilgili araştırmaların derlendiği Amerikan devlet sitesini kaynak gösterdim sadece. Enlemesine boylamasına konuyu bilmeyenlerin dahi anlayabileceği şekilde çalışmalara kaynak göstererek açıklamışlar. Benim dediğimle de çelişen bir şey yok orada, aksine de dediğimi destekliyor.

Işık hızı ile ilgili demek istediğini anlamadım. Ama dediğimi anlatamamışım gibi duruyor. Bir şeyin olmadığını ispat edemezsin, varlığına yönelik delil bulabilirsin. Teorin ile de bunu açıklamaya çalışırsın, teorin doğruysa öngörüde bulunursun, test edersin. Test sonucu doğrularsa, bravo!

Doktorun hipotezi var, delili yok, ispatlamış gibi konuşuyor. Karşı çıktığım nokta bu. Bunu yaparken de hatalı konuşuyor.

Teşekkür ederim, ne yazık ki zordu. Çok zaman geçti, insan her kayba alışıyor. Arkadaşın için sevindim. İnşallah dönüşü olmaz.

çorfi

  • Sr. Member
  • ****
  • İleti: 357
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #24 : 16 Kasım 2017, 00:17:08 »
Yazarken sana bir şeyler öğretmeye çalışıyorum gibi bir hava olduysa, benim hatam. Sadece bazı şeyleri iki tarafın da aynı bildiğine emin olmak için, bilgisi olmayanlar da konuyu takip edebilsin diye yazıyorum. Gündelik hayatta çok sorun yaşadım bu konularda, bir nevi alışkanlık oldu aynı şeylerden konuştuğumuzu belirtmek. Bu arada bir "uzmana" itiraz ettiğim için de açıklamak gerekli diye düşünüyorum.

Alice66

  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 1350
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #25 : 16 Kasım 2017, 00:36:18 »
yok öyle algılamam bu benim görüşüm değildi zaten.. bilgi konusuna gelirsek tabi ki de ben senin kadar elektronikten radyo dalgalarından anlamam ama olay bilim adı altında tartışmaya dönerse bende sana bir şeyler sunarım bu sürüp gider. ben bu makaleyi sanırım 2 yıl önce kadar öyle saç tedavilerini araştırırken okumuştum. o yüzden sadece alıntıdır yazdım hatırlayamadığım için makaleyi yazanın adını.. zaten ben alıntılarım da hep belirtirim yada görüşlerimi yazarken dr görüşü  diye eklerim  saç ekimi ile ilgili tavsiyede bulunursam.. dr görüşlerini dinlerim söyleşiler yaparım ona göre yazarım.yani az çok okuduysan yorumlarımı .anlamışsındır boş laf yapmayacağımı...o yüzden başka ortam da kapışırdık senle :)keyifli de olurdu ama biliyorsun yeri bura değil.

çorfi

  • Sr. Member
  • ****
  • İleti: 357
  • Saç ekimi sonuçları
Ynt: Günümüzde saç dökülmesi
« Yanıtla #26 : 16 Kasım 2017, 01:51:55 »
Ankaradayız, kısmet olursa bir gün o da olur.  :)

 

Facebook Twitter Instagram