Dökülmeler bir ömür devam eder. Saç bu şekilde var edilmiş. Yenilenmesi gerekir. Yüzde ellisi dökük haldeyken, yüzde ellisi çıkık haldedir. O çıkık haldeki saçlar, belli bir süreyle mücadele eder herşeyle, güneşle, havayla, kirlenmelerle, sıcakla, soğukla, kurulukla, haşerelerle vs. O sürenin sonunda yipranmak ve sararıp yok olmak yerine, dökülme tercih ettirilir. Kökü ise dinlenmeye geçerken, yeni bir saç teli çıkarmak için tekrar sıvar kolları. Bu evreden sonra, diğer dinlenen yüzde ellilik çoktan çıkmıştır. Bu böyle bir ömür devam eder. O yüzden günlük en az, sağlıklı bir insanın yüz adet saç teli dökülmesi bunun işaretidir. Ve hiç bir sorun teşkil etmiyor. Bu dökülmeden korkmamak gerekir.
İncelen saç telleri varsa, veya ince kalın karışımı melez diye tabir edilen bir yapidaysa bu karışım, biliriz ki agresif dökülmedir. Şimdi bakıyorum başına. İncelmesi ve dökülmesi gereken kısımlar kendini çoktan belli etmiş. Seyrek ve ince kalan kisimlarin toparlanması çok zor. Ve aynı zamanda sık ve sağlıklı kalan alanlarin da dökülmesi çok zor. Hal böyle iken, o incelen yerlere ekim yapılır ve onlar yokmuş gibi davranılır. Geriye kalan sağlıklı saçlarınla, donörden alınan sağlıklı saçlarınla o yerler tekrar tedavi edilmiş olunur.