Bence Hayat haz uzerine kurulu olabilir. Kocaman bi geyigi dusunun, bu geyik bilinçli bi sekilde gideyimde dişi geyikle beraber olayim yavrumuz olsun düşüncesiyle mi ciftlesiyor sizce? Hayvan bu yaptığından zevk aliyo tek etken bu. Ya da somon baliklarini dusunun okyanusta 2 3 yil beslenip guclendikten sonra haftalarca akintinin tersine tatli suya dogru yuzuyolar ve bu efor sadece uremek icin. Aslinda bizler de hayvan oldugumuza gore hareketlerimizin temelinde cinsel doyum yatiyor olabilir. Freudun bunun gibi cok elestirilen bi teorisi vardi cok eskiden okumustum.
Evet Freud'un böyle bir teorisi var.
Sıkıntı şu ki, şahsi arzuları peşinde sürüklenenler kahraman olamazlar. Sefahat döşeğine rahat için yatanlar, fedakarlık edemezler. Benciller, ölüme gülümseyen, mana için yaşayıp, dava için ölenleri anlayamazlar. Bunlardan meydana gelen toplum, içinden çürümüştür.
Hayatın gayesini zevk zannedenlerin beyinleri, midelerine inmiştir. Maddi zevkten başka zevklerin de olabileceğine ihtimal vermezler. Açı doyurmanın, yetimi okşamanın, düşküne yardım etmenin hazzına yabancıdırlar. Gürültülü müzikten, kasıkları patlatan komediden, şehvet kokan edebiyattan hoşlanırlar. Ömürleri, yeni zevkleri hayal etmekle geçer. Zevkin sınırı yoktur. Tekrarlanan hazlar, tat vermez olur. O zaman yeni ve değişik zevklerin peşine düşerler.
Aslına bakarsanız, Allah'ı tanımayan, ahireti bilmeyen ve kulluk şuuruna ermeyen kişi, dünyada da mutlu olamaz. Çünkü dünyanın lezzetleri geçicidir. Zevkin bittiği yerde elem başlar. Ölüme kadar sürer gider bu nöbet. Hazların fani olduğunu düşünmek bile, hayatı zindan etmeye yeter. Hayattan tam zevk alanlar, ancak inananlardır. Onlar bilirler ki, lezzetler geçicidir, ama nimetleri veren Allah bakidir. Tükenen nimetlerin devamını da yaratmaya muktedirdir. Bu dünyada vermese bile, ebedi saadet yeri olan ahirette verebilir. Şu halde lezzetin sonunu düşünüp kederlenmek manasızdır. Evindeki bir sepet elmanın biteceğini düşünerek üzülen fakir bir adam, öğrense ki, padişah kendisini elmasız bırakmayacak, her ne zaman elması kalmasa o yine verecek, sevinir ve lezzetini tam alır.