Kabak çekirdeğini prostat tedavisinde doktor önermiyor demek biraz yanlış olmuş.
Sağlık konusunda ismi olan kişilerin prostat tedavisinde kabak çekirdeği yağı ve saw palmetto tavsiyesi yaptığını bizzat biliyorum. Bir kaç araştırma paylaşayım istedim.
KABAK ÇEKİRDEĞİ (Cucurbitae semen) YAĞI
Morfoloji: Kışlık bal kabakları uzun silindirik, yuvarlak, basık yuvarlak ve armut şekillerinde olabilir.
Kabuk rengi sarı, turuncu, turuncu sarı ve turuncudur. Et rengi ise açık turuncudan koyu turuncuya
kadar değişebilir. Kabuğu düz olanlar yanında oluklu ve dilimli olanlarda rastlanır. Ortalama meyve
ağırlığı 5-60 kg arasındadır.
Bal kabaklarının tohumları beyaz ve kurşuni renklidir. Tohumlar yuvarlağa yakın ve kenarları
belirgindir. Bin dane ağırlığı 400-500 gr’dır. Bir kg’da 2000-2500 adet tohum bulunur (1).
Elde edilme yöntemi: Kabak çekirdeği yağı soğuk pres yöntemiyle elde edilir.
Soğuk pres yağlar ısı uygulamaksızın, sadece mekanik işlemlerle, yağın doğasını bozmadan
üretilen bitkisel yağlardır.
Soğuk pres tekniği ile üretilen yağlar proses esnasında yüksek sıcaklık değerlerine maruz
kalmadıkları için trans yağ asitleri oluşamamakta ve bünyesinde bulunan biyoaktif bileşikler de zarar
görmemektedir. Bu durum, gerek sağlık, gerekse gıdalardaki beslenme değeri açısından son derece
önemlidir. Soğuk pres tekniği; en yüksek nitelikli bitkisel yağların üretilmesinde kullanılan tekniklerin
başında gelmektedir. Soğuk pres yöntemi ile elde edilen yağlar daha yüksek oranlarda
antioksidanlar, fenolik bileşikler, fosfatidler, karotenoidler ve fitosteroller gibi bazı maddeleri
içerdiklerinden dolayı sağlık açısından faydaları ön plana çıkmaktadırlar.
Taşıdığı bileşikler: Kabak çekirdeği yağlarında yüksek miktarda skualen, tokoferol, fitosterol ve
karotenoidler (lutein ve zeaksantin) bildirilmiştir. Δ7
- steroller kabak çekirdeği yağında bulunan
baskın fitoesterollerdir. Protokateşik, siringik asit, kafeik asit, p-kumarik asit, vanilik ve ferulik asit
gibi fenolik asitler kabak çekirdeği yağında tespit edilmiştir. Tokoferoller arasında, δ-tokoferolün
baskınlığı rapor edilmiştir. Δ7
- steroller, linoleik asit, skualen, tokoferoller, karotenoid ve diğer yararlı
bileşenlerin yüksek içerikli ürünler özellikle erkeklerde prostat sağlığının korunmasında destekleyici
olarak tercih edilmektedir (2).
Kabak çekirdekleri yağ ve proteince zengindir. Kuru madde üzerinden yağ içeriği % 40-50 (Bemis
ve ark. 1968, Jacks ve ark. 1972, Abak ve ark. 1997), protein içeriği % 30-40 (Jacks ve ark. 1972)
ve karbonhidrat içeriği ise % 25 civarındadır. E vitaminince (tokoferol) zengindir. Bunun yanında
insan sağlığında önemi olan Selenyum, Çinko, Magnezyum ve Bakır minerallerince de zengindir
(3).
Kabak çekirdeği yağının yağ asitleri bileşimi:
C16:0 Palmitik asit %7-13
C18:0 Stearik asit %4-13
C18:1 Oleik asit %18-37
C18:2 Linoleik asit %40-53
Yapılmış Çalışmalar
Bening Prostat Hiperplazisi (BPH) üzerine etkisi: Malignite olmaksızın ya da BPH da prostat
büyümesi yaşam stilini kötü etkileyen ciddi bir medikal bozukluktur. Erkeklerde BPH 80 yaşına kadar
% 90'a yükselir. BPH ürinasyon, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları ve böbrek yetmezliği gibi büyük
problemler ile ilişkilidir (4). Dihidrotestosteron (DHT) prostat hiperplazisinin ana androjenik
mediyatörüdür. Bu nedenle 5-a-redüktaz inhibitörleri BPH klinik semptomlarının azaltılmasında
temel role sahiptir (5).
Kabak çekirdeği yağının BPH'de etkinliği için farklı mekanizmalar önerilmiştir. Prostat bezinin iltihabı
BPH ile bağlantılıdır. NF- κB'nin aşırı ekspresyonu, indüklenebilir nitrik oksit sentaz (iNOS) ve 5-
lipoksigenaz aktivasyonu, siklooksijenaz-2 (COX-2) ve sitokin ve lökotrien üretimi prostatit ile
ilişkilidir. Kabak çekirdeği yağının serbest radikallere karşı koruma ile antiinflamatuar etkileri kabak
çekirdeğinin prostat bezlerindeki inflamasyonu engellemesine yardımcı olur. Önerilen diğer
mekanizma, yağlı asit içeriğine bağlı olarak kabak çekirdeği yağının diürez etkisidir. Δ-7 sterollerin
DHT'ye karşı bloke edici etkileri ve prostat hücrelerinin hiperproliferasyonuna karşı inhibitör etkileri
etki mekanizmasına dahildir. İnsan gastrointestinal kanalında gelişmiş biyoyararlanım için
esterleştirilmiş Δ7-steroller BPH tedavisi için etkili ajanlardır.
Kabak çekirdeği yağının (14 mg / kg) 30 gün boyunca günlük uygulaması testosteronun indüklediği
sıçan hayvan modeli olan BPH'de prostat büyümesini inhibe etmiştir.
Benign Prostat Hiperplazisi (BPH) evre I ve II için alternatif bir tedavi olarak kabak çekirdeğinin
kullanılması komisyon E tarafından tavsiye edilmiştir.
Bulgaristan, Türkiye ve Ukrayna'da erkekler BPH semptomlarını azaltmak için kabak çekirdeği
kullanmışlardır.
Kabak çekirdeği yağı sıçanlarda deneysel olarak indüklenen PBP seviyelerinin azalması, prostat
büyüklüğünün ağırlığı ve testisin histolojisi gibi BPH belirtilerini hafifletmiştir (6).
Vahlensieck ve ark. BPH / LUTS’lu 1.431 erkekte kabak çekirdeğinin etkinliğini araştıran randomize,
kısmen kör, plasebo kontrollü bir klinik çalışma gerçekleştirmiştir. Deneklere tohum (5 g günde 2
defa), etanollü tohum ekstresi kapsülü (500 mg günde 2 defa) ve plasebo verildi. Birincil cevap
kriteri 12 ay sonra IPSS (Uluslararası Prostat Semptom Skoru)'de başlangıçtan ≥5 puanlık bir düşüş
oluşmasıdır. İkincil sonuç ölçümleri ile yaşam kalitesi, IPSS (International Prostate Symptom Score)
ve noktüriyi içerir. 12 ay sonunda kabak çekirdeği ekstresi ve plasebonun yanıt oranları arasında
fark yoktu. On iki aylık kabak çekirdeği tedavisi sonucunda plaseboya kıyasla IPSS'nin klinik olarak
anlamlı bir şekilde azaldığı görülmüştür.
Shirvan ve ark. 2011-2012 yılları arasında kabak çekirdeği yağı ile klinik çalışma gerçekleştirmiştir.
Klinik çalışmada 92 hasta iki gruba ayrıldı. Hastalar 6 ay boyunca günde iki kez 360 mg kabak
çekirdeği yağı kapsülü ile vitamin E (n = 47) ve prozacin (n = 45) ile tedavi edildi. IPSS anketleri,
yaşam kalitesi ve PSA (Prostat Spesifik Antijen)düzeyleri tedavilerin etkinliğini değerlendirmek için
kullanıldı. Yaş, BMI (vücut kitle indeksi) ve diğer demografik özellikler açısından iki grup arasında
anlamlı fark yoktu. IPSS, kabak tohumu yağı ile 3 ve 6 aylık tedaviden sonra 14.5 ± 5.36'dan 8.3 ±
1.93'e ve 8.1 ± 2.93'e prozacin ile tedaviden sonra sırasıyla 14.54 ± 5.36'dan 8.3 ± 1.93'e ve 8.08 ±
2.93'e düşmüştür. Üroflowmetri testi, kabak çekirdeği yağı ve prazosin için sırasıyla %31 ve %48'lik
bir iyileşme gösterdi. . QoL, her iki grupta da daha iyiydi. Tedavi sonrası PSA seviyesi değişmedi.
Prostafitin BPH'de etkili ve güvenli bir tedavi olduğu ancak prozazin kadar etkili olmadığı sonucuna
varılmıştır (7).
Coulson ve ark. kısa süreli, faz II, randomize, çift kör, plasebo kontrollü klinik çalışmada; BPH tanısı
konulan kişilerde Prostate EZE Max (C. pepo L., Epilobium parviflorum, Likopen, Pygeum africanum
ve Serenoa repens içeren bitkisel preparat)'in etkinliğini ve güvenilirliğini değerlendirdi. Çalışmaya
40-80 yaşları arasında 57 erkek dahil edildi. Bu kişiler bitkisel preparat (n = 32) ve plasebo kapsül
(n = 25) ile üç aylık tedavi aldılar. Sonuç IPSS olarak gösterilmiştir. Üç aylık süre boyunca Prostate
EZE Max alan grupta plasebo alan gruba göre IPSS %8 daha fazla azalmıştır.
Hong ve ark. BPH'nin önlenmesinde ve tedavisinde yaptıkları bir çalışmada. Bu amaçla 12 ay
boyunca 47 BPH hastası ile randomize, çift kör, plasebo kontrollü bir çalışma yapıldı. Denekler tatlı
patates (Ipomoea batatas) nişastası (grup A, plasebo), kabak çekirdeği yağı (grup B), saw palmetto
(Serenoa repens) yağı (grup C) veya kabak çekirdeği yağı ile birlikte saw palmetto yağı (grup D)
aldı. IPSS’nin B, C ve D gruplarında (3 ay sonra) düzeldiği, yaşam kalitesi skorunun ise B, C (3 ay
sonra) ve D (6 ay sonra) gruplarında azaldığı görülmüştür. PSA, D grubunda azaldı. Tüm gruplarda
prostat hacminde fark yoktu. Kabak çekirdeği yağı ve saw palmetto yağının kombinasyonu ile
terapötik etkinlik oluşmamıştır. Çalışma sonucunda kabak çekirdeği yağı ve saw palmetto yağının
uygulanmasının güvenli olduğu ve BPH için tamamlayıcı tıp tedavileri olarak etkili olabileceğini
görülmüştür (
.
Friederich ve ark. 12 hafta boyunca kabak çekirdeği ekstraktı alan BPH hastası olan 2.245 hastada
(günde 1-2 kapsül Prosta Fink Forte) bir klinik çalışma rapor etmişlerdir. İdrar semptomları IPSS ile
kaydedildi ve QoL üzerindeki etki bir QoL anketi ile kaydedildi. Hastaların IPSS'si % 41.4 azalırken,
yaşam kalitesi tedavi sırasında % 46,1 oranında artmıştır.
Schilcher ve ark. Yaptığı bir klinik çalışmada BPH li 6 hastaya cerrahiden önceki 3 ve 4. Günlerde
oral yolla günlük 90 mg beş çeşit delta-7-sterol karışımı verilmiştir. Delta -7-steroller kabak
çekirdeğinden (Cucurbita pepo L. convar citrullinina var. styriaca) elde edilmiştir. Kontrol grubuna
herhangi bir tedavi verilmemiştir. Prostat spesifik antijen ve asit fosfatazın ortalama serum seviyeleri
sterol uygulamasından bir gün sonra tedavi öncesi seviyelere göre anlamlı olarak azalmıştır (p
<0.05). Serbest testosteron serum düzeyleri 72 saat sonra anlamlı olarak artmıştı (p <0.05) ancak
total testosteron ve cinsel hormon bağlayıcı globulin değeri değişmemiştir. Cerrahi sonrası eksize
edilen doku ile yapılan gözlemler tedavi edilmeyen gruba kıyasla delta-7-sterol ile tedavi edilen
hastaların prostat dokusunda dihidrotestosteronun anlamlı düzeyde düşük olduğunu göstermiştir
(
.
Klinik çalışmaların sonuçlarına göre BPH evre I ve II ile ilgili olarak irritabl mesane ve miksiyon
problemleri için kabak çekirdeği yağının kullanılmasına ilişkin Komisyon E tavsiyesi uygundur.
Almanya’da mesane ve zor idrara çıkma bozuklukları için kabak çekirdeği yağı kullanılması önerilir.
Hiperaktif mesane üzerine etkisi:
Bir klinik çalışma kabak çekirdeği yağının aşırı aktif mesaneden kaynaklanan idrar bozukluklarını
iyileştirdiğini göstermiştir. Bu çalışmada hiperaktif mesane hastası 41-80 yaş arası erkekler (n = 45)
klinik çalışmaya katılmıştır. Hastalara 12 hafta boyunca 10 gr/gün kabak çekirdeği yağı oral yolla
verildi ve tedavi etkinliği, aşırı aktif mesane sistemi skoru (OABSS) kullanılarak 6 ve 12 hafta sonra
değerlendirildi. Kabak çekirdeği yağının ilk uygulamasından yaklaşık 6 ila 12 hafta sonra, HDL-
kolesterol, LDL-kolesterol ve trigliserit düzeylerinin ortalaması değişmemiştir ve PSA normal
aralıktadır. OABSS, 6 ve 12 haftalık kabak çekirdeği yağı uygulamasından sonra önemli ölçüde
azaldı (9).
Antihelmentik etkisi:
Kabak çekirdeği geleneksel olarak antihelmintik, taeniasit ve diüretik olarak kullanılmıştır.
Gözlemsel bir çalışmada; akut şistozomiyazisli 89 hasta (3 - 41 yaş) ateş (çoğunlukla ateşi üç
haftadan fazla sürenler dahil edildi), anoreksiya, öksürük, terleme, karın ağrısı, splenomegali, ishal
ve başağrısı tipik semptomları ile dahil edildi (Hsüeh-Chang ve Ming 1960). Olguların 72'si erkekti,
17'si kadındı ve hastaların çoğunluğu (% 59.3) 14 yaşın altında idi. Eozinofili olguların% 93.3'ünde
mevcuttu. Göğüs röntgeni% 90.3 olguda infiltrasyon gösterdi. 89 hastanın tamamında dışkıda
kuluçka yöntemi ile şistosomal enfeksiyon kanıtlandı (42 vakada diğer bağırsak parazitleri de
bulunmuştur: 37'sinde Ascaris, 4'ünde Ancylostoma ve 1'inde Trichuris). Hastalara toz kabak
(Cucurbita moschata) çekirdeği verildi. Çekirdeklerdeki %20 oranında yağ tozlaştırmadan önce
öğütme ile uzaklaştırıldı. Kabak çekirdeği tozu (80 g), yetişkinlere 1 ay boyunca günde üç kez
uygulandı. 25 kg'ın üzerindeki çocuklar için tam yetişkin dozu, 20-25 kg arası çocuklar için yetişkin
dozunun 2/3’ü ve 20 kg'dan az olanlar için yetişkin dozunun yarısı uygulandı. Ateş %75.3 vakada 1-
10 gün içinde sabit şekilde azaldı. Tedavinin sonunda hastaların vücut ağırlıklıkları arttı (ortalama
2.4 kg). Üç kez tekrarlanan dışkı muayenesinde miracidia varlığı için kontrol edilen 31 olgudan
7’sinde (% 22,6) olumsuz sonuç alındı. Antimon potasyum tartarat tedavisine kıyasla olguların% 33-
54,5'unda dışkı muayenesinde pozitif miracidia saptandı.
Płotnikow ve ark. (1972) taeniasis tanısı almış 150 hastayı içeren açık bir klinik çalışmada, kabak
çekirdeği tedavisinin etkinliğini (5–10 g'lık terapötik doz) incelediler. Bu çalışmaya göre terapötik
etkinlik %50-70 arasında görülmüştür (10).
Erkeklerde saç gelişimi üzerine etkisi: Kabak çekirdeği yağının saç gelişimi üzerine klinik çalışma
yapılmış ve tedaviden 12 ve 24 hafta sonra başlangıçtaki saç sayımlarındaki yaklaşık % 30 ve %
40'lık (plasebo grubunda% 5 ve% 10) ortalama artışlar gözlemlenmiştir.
Dahili kullanımı: Benign prostat hiperplazisi veya aşırı aktif mesane ile ilişkili alt üriner sistem
semptomlarının giderilmesi için geleneksel olarak kullanılmaktadır.
Günde 3 kez 1 tatlı kaşığı olarak kabak çekirdeği yağı kullanılmalıdır. Günlük toplam doz 5-10
gramdır.
Uzun süreli k
ündür.
Uyarılar: Kabak çekirdeği yağına alerjisi olanlar kullanmamalıdır.
18 yaş altındaki çocuklarda ve gebelerde kullanımı önerilmez.
Kullanımı sırasında şikayetler kötüleşirse doktor ya da eczacınıza danışınız.
Kaynaklar:
1. Vural H, Eşiyok D, Duman İ. Kültür Sebzeleri: Sebze Yetiştirme, Ege Üniversitesi, İzmir, 2000.
2. Ramak P, Mahboubi M. The beneficial effects of Pumpkin (Cucurbita pepo L.) seed oil for
health condition of men - Food Reviews International, 2018.
3. Yegül M, Yıldız M, Ellialtıoğlu Ş , Abak K. Bazı Kabuksuz Çekirdek Kabağı (Cucurbita pepo
var. styrica) Islah Hatlarında Tohum Verimi ve Kalitesi. YYÜ TAR BİL DERG, 2012, 22 (1):12-
19.
4. Abdel-Rahman MK. Effect of pumpkin seed (Cucurbita pepo L.) diets on benign prostatic
hyperplasia (BPH): chemical and morphometric evaluation in rats. World J Chem 2006,
1(1):33-40
5. Tim M. van der Sluis, Eric JH, Meuleman R, Jeroen A van Moorselaar, Hong N, Bui Marinus
A, Blankenstein Annemieke C, Heijboer André N. Vis. Intraprostatic testosterone and
dihydrotestosterone. Part II: concentrations after androgen hormonal manipulation in men
with benign prostatic hyperplasia and prostate cancer. VU University Medical Centre,
Amsterdam, The Netherlands, 2011.
6. Rangahau MK. 2002, Naked oil seed pumpkin. Nev Zealand İnstitute for Crop-Food
Research, Number 70.
7. Schilcher H, Dunzendorfer U, Ascali F. Delta 7-sterole, das prostatotrope Wirkprinzip in
Kürbissamen? Urologe
1987, 27:316-319
8. Al-Zuhair H, Abd el-Fattah AA, El-Sayed MI. Pumpkin-seed oil modulates the effect of
felodipine and captopril in spontaneous hypertensive rats. Pharmacol Res. 2000, 41:555-563
9. Hsüeh-Chang C, Ming H. Pumpkin seed (Cucurbita moschata) in the treatment of acute
schistosomiasis. Chinese Med J 1960, 80:115-120
10.Płotnikow NN, Karnauhow, WK, Ozereckowskaja NN, Stromskaja TF, Firsowa RA. Clinical
trials of Cucurbin (a preparation from pumpkin seeds) in cestodes infections. Med Parasitol
1972, 41:407-411 [in Russian]