Saç Dökülmesinin Tarihçesi:
“Mısırlılardan Günümüze”
Saç Dökülmesinin Tarihçesi Mısırlılar’dan günümüze kadar daima araştırmalar yapılmış ve halen daha yapılmaya devam edilen bir konudur. Başta saç dökülmesi yaşayan insanlar olmak üzere, birçok kişinin ilgisini çeken bu araştırmalar göstermektedir ki, yaygın olan kanaatin aksine, bu alandaki araştırmalar 20’nci Yüzyıl’da başlayan bir serüven olmayıp, geçmişi çok eskilere gitmektedir.
Bilinen ilk kaynaklar Mısırlılar’a ait olmakla birlikte, insanoğlu “kellik” hakkında daima araştırmalar yapmış ve yeni tedavi yöntemleri için çalışmıştır. Saç dökülmesinin tarihçesiyse, Mısırlılar’dan günümüze hayli ilginç tedavi yöntemlerinin denendiğini göstermektedir. Bunlar arasında arslan, su aygırı, kedi ve yılan gibi hayvanların yağlarının kafa derisine sürülmesi bu tedavi yöntemlerinden ise sadece birkaçı. Şu an, saç dökülmesine karşın bazı ilaçlar da kullanılmakla birlikte, genetik kökenli kellik için hala tek çözüm saç ekimi olarak bilinmektedir. Şimdi, gelin hep birlikte saç dökülmesinin tarihçesini kronolojik olarak inceleyelim.
Mısırlılar’dan Günümüze Saç Dökülmesinin Tarihçesi
Saç Dökülmesinin Tarihçesi Mısırlılar – Milattan Önce 4000
Mısırlılar’ın icat ettiği özel karışım, saç dökülmesinin tarihçesi açısından çok önemlidir çünkü bu özel karışım ilk kellik ilacı olarak bilinmektedir. Bir diğer özel karışım ise içinde köpek ve eşek toynağını barındırıyordu. Bu “tarif” “Aşağı ve Yukarı Mısır”ın Kralı için özel olarak hazırlanmıştı. İlaç sizce işe yaramış mıdır? Tabii ki hayır. Kel başa şimşir tarağa devam…
Saç Dökülmesinin Tarihçesi Yunanlar
“Tıbbın Babası” olarak bilinen Yunan hekim Hipokrat da kellikten çok çekmiş. Hatta kendisi bir merhem bile hazırlamış. Bu ilginç merhemin içinde, afyon, güvercin gübresi, kimyon ve ısırgan otu bulunmaktaymış. “Terzi kendi söküğünü dikemez” misali, bu ilaç da bir işe yaramamış.
Saç Dökülmesinin Tarihçesi Romalılar
Kellikten muzdarip bir diğer kral ise Roma İmparatoru Sezar’mış. Kendisi, imparatorluk sınırlarında bulunan bütün hekimlerini bu sorunu çözmeleri için seferber etmiş ama maalesef o da başarılı olamamış.
Saç Dökülmesinin Tarihçesi Orta Çağ
Her ne kadar kökten bir çözüm olmasa da, Fransız hükümdarı 13’üncü Luiz, kelliğini gizlemek için peruk takmış.
Saç Dökülmesinin Tarihçesi 1800’ler
“Tarih tekerrürden ibarettir”. Yaklaşık 5800 yıl önce Mısırlılar tarafından denenen yılan yağı tekrardan devrede ama bu sefer bir farkla. Amerika Birleşik Devletlerindeki “uyanık” bir girişimci “Snake Oil (Yılan Yağı)” adlı bir şirket kurmuş. Yılan yağından yapıldığını söylediği ilacın kelliğin çözümü olduğunu iddia etse de, ilaç tam anlamıyla bir kocakarı ilacıydı.
Saç Dökülmesinin Tarihçesi 1939
Ve ilk kıvılcım! Japon dermatolog Dr. Okuda hiç de küçümsenmemesi geren bir başarıya imza attı. Savaşta, yüzünde yanma kaynaklı yarası olan askerlere ilk başarılı “kıl” ekimi gerçekleştirdi. Altını çizmekte fayda var. Dr. Okuda’nın gerçekleştirdiği operasyon bir saç ekimi değil, kaş-kirpik ekimiydi. Saç dökülmesinin tarihçesi göz önüne alındığında, Dr. Okuda’nın bulduğu teknik günümüze kadar gelmiştir.
Saç Dökülmesinin Tarihçesi 1950’ler
Japon Dr. Okudo’dan sonra, ikinci kıvılcım New York’tan geldi. ABD’li dermatolog Orentreich’in erkek denekler üzerinde yaptığı saç ekimi operasyonu başarıyla gerçekleştirildi. Operasyon öncesindeki yaygın kanaat, uygulanan saç ekiminin kalıcı olmayacağı yönündeydi. Ama bu kanaat yanlış çıktı ve tarihin ilk saç ekimi başarıyla sonuçlandı. Bundan sonra saç dökülmesinin, tarihçesi değil geleceği konuşulacaktı.
Saç Dökülmesinin Tarihçesi 1988
Upjohn firması, içerisinde yüzde 2 Mino-xidil barındıran bir ilaç geliştirdi.
Saç Dökülmesinin Tarihçesi 1995
Dr. William Rassman, Dr. Robert Bernstein, Dr. Wojciech Szaniawski ve Dr. Alan J. Halperin tarafından bilimsel düzeyde illk foliküler ekim makalesi yayımlandı.
Saç Dökülmesinin Tarihçesi 1997
ABD’li Merck şirketi, Amerika Yiyecek ve İlaç İdaresi onaylı ilacını üretti. “Prope-cia” adıyla pazara sunulan ve o zamana kadar saç dökülmesi tedavisinde kullanılan en güçlü ilaçtı.
Saç Dökülmesinin Tarihçesi 2000’li Yıllar
2000’li yıllar saç dökülmesinin tarihçesi açısından büyük önem taşımaktadır. Çünkü, 2002 yılında Dr. William Rassman ve Dr. Robert Bernstein tarafından FUE Yöntemi’ni tanıtan “FUE: Minimally Invasive Surgery for Hair Transplantation (FUE: Saç Ekiminde En Az Hasar Veren Cerrahi İşlem)” adlı makale yayımlanarak insanlar bilgilendirildi. FUE Yöntemi’nde donör bölgesinden alınan saç kökleri, ekim yapılacak bölgeye yerleştirilir. FUT Yöntemi‘nden farkı ise, saç kökleri alınırken donör bölgesi zarar görmez. Saç kökleri “punch” adı verilen iğnelerle alınır. FUE, ülkemizde de en yaygın olarak kullanılan saç ekimi yöntemidir. Ekim işleminden sonra yaklaşık 1 yıl içinde donör bölgesi sağlığına kavuşur ve hiçbir iz kalmaz.
Ülkemizde de yaygın olarak kullanılan saç ekimi yöntemi FUE’dir. Peki,
FUE Nedir? Nasıl Uygulanır?
2006
Rogaine Foam markalı saç dökülmesine karşı etkili olan ürün piyasaya sunuldu.
2007
Uluslar arası Saç Yenileme Cerrahisi Topluluğu (ISHRS), saç ekim operasyonlarında Robotik FUE Yöntemi‘nin rolünü görüşmeye başladı.
Hairmax, erkeklerde saç dökülmesinin önüne geçen “Laser Comb” adlı lazer tarağını üretti. Cihaz beslenme veya stres kaynaklı saç dökülmelerine faydalı olabilmektedir. Genetik kökenli saç dökülmelerinde ise saç olmayan bölgede “saç çıkartamamaktadır”. Lazer tarağı, doktorlar tarafından saç ekimi yaptıran kişilere önerilmektedir.